gök-kök, taban-tavan sözcükleriniñ irdelenmesi

Eski Türkçeden günümüze kimi ses dönüşümleri olmuştur.
Konumuz gereği, k>g ilen b>f>v dönüşümlerini ele alacağım.

TT'de kullanılan gök sözcüğünün özü kök'tür. Orkun tamgaları ile bu biçimde yazılır : eküök

Günümüzde ise kök ayrı bir söz, gök ayrı bir söz. Hatta anlamca karşıt sözcükler durumunda... Biri alt tabakayı, öteki üst tabakayı anlatmak için kullanılır.

Bu duruma çok benzeyen bir örneğimiz daha var; taban, tavan sözcükleri...
Özünde ikisi de aynı tamgalar ile yazılır : ataban
b>v dönüşümü ile taban>tavan olur. k>g dönüşümü ile kök'ün gök oluşu gibi...

Anlam bakımından iki sözcük de, karşıt durumdalar. Taban sözcüğünüñ Türkçe kökenli olduğunu biliyoruz ancak tavan için kökü belirsiz deniyor.

Oktay ile bu konuyu konuşurken, tag (dağ) sözcüğündeki ta+ köküne ilişkin sözler etti. ta+ yüksekliği , yükselmeyi belirtiyorsa sorunumuz yoktur. Nitekim gök/kök sözlerinde olduğu gibi özgür çağrışım ile 15. yy'larda ortaya çıkmış olabilir.

Ses dönüşümleri incelersek;

yabaş > yıwaş (Başkurtça) "yavaş (TT)"
bag > baw (Başkurtça) "bağ (TT)"
kabış > kawış (Başkurtça) "kavuş / kavuşmak (TT)"
tag > taw (Başkurtça) "dağ (TT)"
.... gibi,
taban > tawan > tavan olur.

_________________
dipçe :
TT : Türkiye Türkçesi

Oktay Doğangün'ün yorumu:
Şimdi bazı düzeltmeler yapılası...

gök ile kök Eski Türkçede de ayrık sözcüklerdir, serbest çağırışımla soñradan çıkma değiller:

TT gök <>göğ <>kȫk <>*kȫ- "kalkmak, yükselmek"
Bu sözcük uzun /ö/ ile yazılır. Burada zaten uzun ünlüden dolayı soñsesteki /k/ yumuşamış ve /ğ/ olmuştur. Orkun-Yeñisey abecesinde keöök biçiminde yazılır(Orkun yazıtlarında uzun ünlüler gösterilmediği için diğer sözcükle aynı yazılır). Osman Nedim Tuna ve Talat Tekin'iñ kandırıcı örñeklerle gösterdiği gibi ök damgası öncesinde ö damgası alıyorsu /ö/ uzun okunur[1].

TT kök <>kök < *kö- "dipe varmak"
Bu sözcük kısa /ö/ iledir. Burada zaten uzun ünlü de olmadığı için neñ bir (herhañı bir) yumuşama Oğuz Türkçesiniñ neñbir (hiçbir) evresinde bulunmaz. Orkun-Yeñisey damgalarıyla keöke biçiminde yazılır.

Benim söz ettiğim tā- "yüksek/heybetli olmak" köke de uzun ünlülüdür. Bu kökten tāg "dağ", tām "dam, duvar" gibi örñekler gösterilebilir.

taban sözcüğü uzun ünlülü tāpan sözcüğünden gelir. Olasıca tāp- "yere kapanmak" sözcüğüne dayanır. Orkun-Yeñisey abecesinde taapan biçiminde yazılır.

Ancak tavan sözcüğünüñ kökeni bilinmiyor çünkü 16.yy'da kaydedilmiş. Ben şöyle bir kökenleme önermiştim:
tavan < *tāwan < *tāğan < *tagan < *tā- "yüksekte olmak".
Böyle bir ses dönüşümü olası. Ancak bu önerideki tüm sözcüklerde * imi var, demeli (yani) neñ (hiçbir şey) belli değil.


Dipçe.
[1] Talat Tekin, "Türk Dillerinde Birincil Uzun Ünlüler", Ankara 1995.

Hiç yorum yok: